Dünya’nın en güzel mimari eserlerinden birine ev sahipliği yapan Granada, Endülüs Bölgesi’nin göz bebeği diyebiliriz. Benim de hayran kalarak gezdiğim şehir için yapılacaklar listesini aşağıda bulabilirsiniz.
Küçük bir not eklemek istiyorum, ben Temmuz ayında gittiğim için deneyimledim ve sizi uyarmak isterim ki Endülüs Bölgesi’ni özellikle Temmuz ayında gezmek çok zorlayıcı oluyor. Genelde açık alanda tarihi eserleri ve sokaklarını gezdiğiniz için de 40 dereceyi geçen hava sıcaklığı ve güneşin tepenizde olmasıyla gezmek bir hayli zor oluyor.
Eğer Temmuz ayı döneminde gidecekseniz de şapka, güneş gözlüğü, güneş kremi ve bol suyu ihmal etmeyin!
Granada Yapılacaklar Listesi:
🏯 Alhambra Sarayı’nı gezin
🏘 Albaicin mahallesinde yürüyün
🔔 Granada Katedrali’ni görün
💃🏻 La Alborea’da Flamenco gecesine katılın
🥘 Paella yiyin
🌶 Alcaiceria Market’te alışveriş yapın
☕️ Bib-Rambla Meydanı’nda kahve için
👣 Sacromonte Çingene Mahallesini gezin
🪕 Çingene Gecesi’ne katılın
🍽 Los Diamantes’te yöresel tatları deneyin
🌮 Farklı restoranlarda tapasları deneyin
🌄 Mirador San Nicolas’tan manzarayı seyredin
🧼 El Banuelo’yu görün
⛪️ Jeronimo Manastırı’nı gezin
📸 San Juan De Dios Bazilikası’na gidin
🥂 El Huerto de Juan Ranas’ta Alhambra’ya karşı yemek yiyin
🥮Pionono’yu deneyin
Aşağıda seyahatinizde ihtiyacınız olabilecek giriş biletleri ve turlar için linkleri bulabilirsiniz
REHBER EŞLİĞİNDE ALHAMBRA SARAYI VE NASRID SARAYI TURU
ALHAMBRA SARAYI SESLİ ANLATIM VE GİRİŞ BİLETİ
Granada ile ilgili tüm detayları Instagram profilimde öne çıkanlar kısmındaki “🇪🇸 Granada” başlığı altında bulabilirsiniz.
Alhambra
Alhambra Sarayı, 13. yüzyılda, Nasridler tarafından inşa edilmeye başlanmış; bu Müslüman hanedan, sarayı bir yönetim merkezi, kale ve aynı zamanda huzurlu bir yaşam alanı olarak tasarlamış. Yüzyıllar boyunca eklemelerle genişleyen bu saray, zarif İslam mimarisiyle adeta bir sanat eserine dönüşmüş.
Sarayı gezerken, ince ince işlenmiş çiniler, Arapça yazıtlarla süslenmiş duvarlar ve simetriye gösterilen özen hemen göze çarpıyor. Sanki her taş, her desen o dönemin kültürünü ve sanatını anlatmak için özenle yerleştirilmiş. En etkileyici bölümlerden biri olan Aslanlı Avlu, ortasında bulunan havuzu ve çevresindeki zarif sütunlarıyla büyülüyor. Avlu, ismini ortasında yer alan ve 12 aslan heykelinin çevrelediği fıskiyeden alıyor; bu heykellerin her biri bir hikaye anlatıyormuş gibi.
Alhambra, sadece bir saray değil; bahçeleriyle de nefes kesiyor. Generalife Bahçeleri, şehrin gürültüsünden uzaklaşıp doğanın huzurunu hissetmek isteyenler için tam bir kaçış noktası gibi tasarlanmış. Çiçekler, havuzlar ve su yolları, her adımda insanı sakinleştiriyor.
1492’de Granada’nın Katolik Krallar tarafından ele geçirilmesiyle, Alhambra’nın tarihi bir dönüm noktasına ulaşmış. Saray, İspanyol hükümdarlarının eline geçmiş ve bazı bölümleri değişime uğramış. Ama hâlâ o İslam mimarisi dokusu sarayın ruhunu koruyor.
Bugün, Alhambra sadece bir yapı değil, bir zaman kapsülü gibi. Ziyaretçilerini geçmişin büyüsüne çekiyor, her köşesiyle “burada yaşamış olsaydınız ne hissederdiniz?” diye sorduruyor. Granada’nın ruhunu hissetmek istiyorsanız, Alhambra görmek bir zorunluluk gibi değil, bir keyif olmalı! 🌟